İslam Dünyasında Mezhep Anlaşmazlıklarının Siyasal Temelleri Üzerine Bir İnceleme

Bu makale, İslam dünyasında mezheplerin tarihsel doğuşunu ve evrimini, salt teolojik tartışmalarla değil, iktidar mücadeleleri ve güç ilişkileri ekseninde ele alır. Eş’arîlik, Maturidîlik, Mu’tezile ve Şia gibi mezheplerin doktrinleri, tarihsel olarak siyasal iktidarın ihtiyaçları doğrultusunda şekillenmiş; merkezi otoritenin gücüyle paralel bir esneklik veya katılıkla evrilmiştir. Bu analiz, karşılaştırmalı olarak Hristiyan mezhep tarihini de kapsayarak, mezheplerin devlet ideolojileriyle olan ilişkisini açığa çıkarmayı amaçlamaktadır.

GİRİŞ

Dokuzuncu yüzyılda Abbâsîler döneminde ortaya çıkan Eş’arîlik, İslam dünyasında özellikle Afrika ve Ortadoğu’daki Şafiî, Hanbelî ve Maliki mezheplerince doktrinel zemin olarak benimsenmiştir (Makdisi, 1981). Eş’arî inanç sistemi, Allah’ın fiillerinde mutlak özgür olduğunu, iyilik ve kötülüğün Tanrı’nın iradesine bağlı olduğunu savunur. Bu anlayış, merkezi iktidarların, meşruiyetlerini sürdürmek adına dini normlarda daha fazla esneklik göstermelerine zemin hazırlamıştır (Kaya, 2017).

Ebü’l Hasan Eş’arî, başlangıçta Mu’tezilî bir âlim olarak Bağdat’ta faaliyet göstermiştir. Ancak Abbâsîler’in Mu’tezile’yi terk etmesiyle, Eş’arî de mezhebi çizgisini değiştirmiş; Hanbelî gelenekle akılcı kelam metodunu sentezlemiştir (Van Ess, 1991). Böylece, Abbâsî yönetimi için yeni bir teolojik çerçeve sunarak Eş’arîlik, devletin referans doktrini haline gelmiştir.

MATURİDÎLİK: TÜRKİSTAN’DA ALTERNATİF AKILCILIK

Maturidîlik ise, Abbâsîler’in merkezileşme projesine karşı, Maveraünnehir ve Türkistan coğrafyasında gelişmiştir. İmam Maturidî’nin yaklaşımı, aklı naklin önüne koyan Ebu Hanife’nin metodolojisini devam ettirir (Özervarlı, 2009). Maturidîlik, Allah’ın mutlak adaletine vurgu yaparak, insanın aklıyla iyiyi ve kötüyü ayırt edebileceğini savunur.

Karahanlılar döneminde resmileştirilen bu mezhep, yeni Müslüman olan Türk halklarına İslam’ı anlatırken akıl-nakil uzlaşmasını ön plana çıkarmıştır (DeWeese, 1994). Samanîler döneminde İran ve Arap kültürleri arasında sentez arayışları, Maturidîliğe elverişli bir ortam yaratmıştır.

HRİSTİYAN MEZHEP TARİHİYLE KARŞILAŞTIRMA

Bu mezhepsel dönüşümlerin yalnızca İslam’a özgü olmadığı, Hristiyanlık tarihinde de benzer dinamiklerle şekillendiği açıktır. Graham Fuller (2007), Katoliklik, Ortodoksluk ve Protestanlık ayrışmalarının da esasen iktidar mücadelesi temelli olduğunu vurgular.

325 İznik Konsili’nde Teslis inancının resmileştirilmesi ve Aryanizmin bastırılması, Bizans İmparatorluğu’nun meşruiyet aracıydı (Ayres, 2004). Katolik-Ortodoks ayrılığı ise, Roma ile Bizans arasındaki jeopolitik çıkar çatışmalarının dini dilde ifadesiydi (Siecienski, 2010). Martin Luther’in 1517 isyanı, dini reformun yanı sıra Alman prenslerinin Roma’ya karşı siyasi bağımsızlık mücadelesiydi (MacCulloch, 2004). Böylece Protestanlık, yalnızca teolojik değil, aynı zamanda siyasal çoğulculuğun ifadesi haline geldi.

SONUÇ

Bu çalışma, İslam ve Hristiyan dünyasında mezheplerin doğuşunun yalnızca teolojik ayrılıklara indirgenemeyeceğini, iktidar ilişkilerinin bu ayrışmalarda kurucu bir rol oynadığını ortaya koymuştur. Mezhep kararları, çoğu kez iktidar bloklarının meşruiyet krizlerini çözmek, merkezileşmeyi güçlendirmek ya da yerel bağımsızlık mücadelelerine zemin hazırlamak için dini zemin üzerinden formüle edilmiştir.

Bu nedenle İslam mezhepler tarihini okurken, yalnızca fıkhî metinlere değil, dönemin siyasi ve sınıfsal konjonktürüne odaklanan bütünsel bir analiz daha kapsayıcı bir yaklaşım sunacaktır (Kuru, 2019; Akyol, 2021).

KAYNAKÇA

  • Ayoub, M. (1978). Redemptive Suffering in Islam: A Study of the Devotional Aspects of Ashura in Twelver Shiism. Mouton.
  • Ayres, L. (2004). Nicaea and Its Legacy: An Approach to Fourth-Century Trinitarian Theology. Oxford University Press.
  • DeWeese, D. (1994). Islamization and Native Religion in the Golden Horde: Baba Tukles and Conversion to Islam in Historical and Epic Tradition. Pennsylvania State University Press.
  • Fuller, (2007). The Future of Political Islam. Palgrave Macmillan.
  • Kaya, İ. (2017). Mezhep ve Siyaset: Eş’ari Geleneğin İktidar İlişkileri. İstanbul: İSAM Yayınları.
  • Kuru, T. (2019). Islam, Authoritarianism, and Underdevelopment: A Global and Historical Comparison. Cambridge University Press.
  • MacCulloch, (2004). Reformation: Europe’s House Divided 1490-1700. Penguin.
  • Madelung, W. (1997). The Succession to Muhammad: A Study of the Early Caliphate. Cambridge University Press.
  • Makdisi, (1981). The Rise of Colleges: Institutions of Learning in Islam and the West. Edinburgh University Press.
  • Newman, (2006). Safavid Iran: Rebirth of a Persian Empire. I.B. Tauris.
  • Özervarlı, S. (2009). “The Reconstruction of Maturidi Theology in the Modern Period.” Islamic Studies, 48(3), 319-346.
  • Siecienski, E. (2010). The Filioque: History of a Doctrinal Controversy. Oxford University Press.
  • Van Ess, J. (1991). Theologie und Gesellschaft im 2. und 3. Jahrhundert Hidschra. De
A. Tarık Çelenk
A. Tarık Çelenk
1961 Erzurum doğumlu. İTÜ Elektrik Fakültesi’ni 1982 yılında bitirdi. Müteakiben Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na Mühendis Subay nasp edildi. 1999’da istifa etti. Özel sektör ve İSKİ’de Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. 2006-2012 arası Ekopolitik STK’sının kuruluşunda yer aldı. Akil adamlar çalışmasında bulundu. Vakıfbank Kültür Yayınları’nın kuruluşunda yer aldı. Türk Sağının Düşünce Atlası, Öteki ile Uzlaşmanın Yolculuğu-Ekopolitik, Yüzyıllık Düğüm: Musul Vilayeti, Türk Sağı: Mahalle, Kriz ve Kritik ve Mahallenin Krizinden Memleketin Krizine kitaplarını hazırladı.

Diğer Yazılar

İlgili Yazılar

Yerli ve Milli Epistemik Köylülük: Bilim, İnanç ve Yüzeysellik...

İnanç ile Dindarlık Arasındaki Belirsizlik Kurumsal dine, özellikle de İslam’a yönelik soğumayı uzun süredir yazılarımda ele alıyorum. Bu yazılardan...

Türkiye’de Muhafazakâr Orta Sınıfın Kültürel Yönelimi: Mahalle Modelinden Körfezleşmeye...

Özet Bu makale, Türkiye’de son yirmi yılda yükselen muhafazakâr orta ve üst sınıfın kültürel yönelimlerini, tatil kültürü ve mekânsal...

Toplumsal Hafıza Çarpıklığımızın Bedeli

KARŞILIKLI HINÇ VE HAYRET Ülkede gün geçtikçe kutuplaşma ve toplumsal makas açısı artmakta ve gerginleşmekte. Haklı olarak toplumun yarıya...

Coğrafya Bir Kader mi, Yoksa Tanrı’nın Adaleti mi?

Kızımın ve ailesinin misafiri olarak son iki yılda Londra’ya sanırım altıncı gelişim. Önceki yazılarımda belirttiğim gibi, kaldığım onar...