Yapay Zekaya Trump Damgası

Yapay zeka konusundaki gelişmeler Amerika’dan başlayarak bütün dünyada hızlanıyor. Geleceği belirleyeceği anlaşılan “yapay zekanın” sınırlarının nasıl oluşturulacağı tartışılırken Trump bu konudaki “sınırları” neredeyse tümüyle kaldırmak için ilk adımı attı.

23 Temmuz’da Trump, Silikon Vadisi liderlerinin fikirlerinden büyük ölçüde yararlanarak ve selefi Joe Biden’ın uygulamaya koymaya çalıştığı güvenlik önlemlerini tersine çevirerek, yapay zeka geliştirme vizyonunu ve “eylem planını” açıkladı.

Silikon Vadisi’nin teknolojik devleri, Biden’ın “anti tröst” yasalarından çok bunalmış ve kendilerine “denetimsizlik” vaad eden Trump’ın tarafına geçmişlerdi.

Trump’ın yeni stratejisi de “2024’te ona oy veren teknoloji milyarderleri, onu boşuna desteklememiş” diye yorumlandı zaten.

Eylem Planı’nın hemen başlangıcında “Amerika Birleşik Devletleri, yapay zekaya küresel olarak hükmetme yarışı içinde. En büyük yapay zeka ekosistemine sahip olan, yapay zeka için küresel standartları belirleyecek ve önemli ekonomik ve askeri faydalar elde edecektir,” deniyor.

23 sayfalık planda, büyük ölçekli altyapı inşa ederek, çevresel düzenlemeleri ve bürokratik engelleri reddederek ve küresel çapta bir “Amerikan Yapay Zeka ekosistemi” dayatarak, yapay zekanın gelişmesinin hızlandırılacağı vurgulanıyor.

Plana göre yeni veri merkezlerinin inşası kolaylaştırılacak.

Veri merkezlerinin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için, özellikle izinlerin verilmesinin basitleştirilmesiyle büyük enerji projelerinin geliştirilmesi teşvik edilecek.

Metinde, “Radikal iklim dogmasını ve bürokratik engelleri reddetmeye devam edeceğiz” ifadesi de yer alıyor.

Planın savunucuları, Amerikan modellerinin dünya çapında kullanılmasını da istiyor.

Trump’ın “Yapay Zeka Eylem Planı” kaçınılmaz olarak dünyada büyük tartışmalara yol açtı.

Trump, “Yapay Zeka Eylem Planı” ile Biden dönemi siyasetini tam tersine çevirdi.

Bunu The Washington Post’un teknoloji muhabiri Will Oremus da çok net bir şekilde özetledi:

“Biden yönetimi tarafından verilen mesaj şuydu:

Bu muhteşem teknolojiyi geliştiriyoruz, ancak aynı zamanda çok tehlikeli de olabilir ve düzenlenmesi gerekiyor.

Trump’ın neredeyse ilk günden beri verdiği mesaj ise şuydu:

Bu muhteşem teknolojiyi geliştiriyoruz. Tehlikeleri unutun. Harika olacak. Tam gaz ilerleyelim ve bunu başarmamıza yardımcı olacak bir miktar para verelim.

İşte bu plan tam da bunu amaçlıyor.”

Bu köklü ve temel değişimin nedenine gelince…

Trump’ın planın temel taşlarını, ABD’yi bir “yapay zeka ihracat merkezi” haline getireceğini ve Biden yönetimi tarafından yürürlüğe konulan  “sınırlamaları” kaldıracağını söylediği üç başkanlık kararnamesi oluşturuyor.

Plan, devlet denetiminden çok rahatsız olan Amerikalı teknoloji liderlerinin temel talebi olan “düzenlemenin kaldırılmasına” odaklanıyor.

Plandaki maddelerden biri, “Amerikan yapay zekasının” diğer ülkelere ihraç edilmesini teşvik ederken, diğeri çevre kurallarını kolaylaştırıyor ve enerji açısından çok yoğun veri merkezleri için federal izinlerin alınmasını hızlandırıyor.

Zaten bu noktaya ulaşmak için teknoloji şirketleri Trump ile “dostane” ilişkiler kurmuşlardı… Alphabet, Meta, Amazon ve Apple’ın CEO’ları, başkanın göreve başlama fonuna bağışta bulunmuş ve Florida’daki Mar-a-Lago malikanesinde onunla bir araya gelmişlerdi.

Alphabet, Meta, Microsoft ve diğerlerinin harcadığı milyonlarca dolar, başkanın bürokrasiyi azaltma sözü vermesiyle karşılığını bulmuş gibi görünüyor

Kâr amacı gütmeyen Issue One kuruluşunun başkan yardımcısı Alix Fraser ise “Gerçek şu ki büyük teknoloji şirketleri, yasa koyucuların gözüne girmek ve teknoloji mevzuatını şekillendirmek için hâlâ on milyonlarca dolar harcıyor” dedi.

Issue One, yayınlanan bir raporda, 2025 yılındaki lobi harcamalarını incelemiş ve teknoloji sektörünün rekor kıran meblağlar harcadığını tespit etmişti.

İş dünyası yanlısı bir lobi grubu olan Tüketici Seçimi Merkezi’nin yeni teknoloji politikaları başkanı James Czerniawski da Trump’ın yapay zeka planını “cesur bir vizyon” olarak nitelendirdi.

Czerniawski, “Bu, Biden yönetiminin düşmanca düzenleyici yaklaşımından çok farklı bir dünya” dedi.

2023 yılında Biden ve o zamanki Başkan Yardımcısı Kamala Harris, güvenlik ve risk yönetimine vurgu yaparak yapay zekanın kontrollü yaygınlaşması için bir politika geliştirmeye çalışmıştı.

Demokrat başkan, yapay zekanın “sorumlu kullanımı” hakkında bir kararname imzalamıştı.

Dünyanın en büyük 32 yapay zeka şirketine ev sahipliği yapan Kaliforniya Meclisi ise daha da ileri giderek Eylül 2024’te, sektörün önde gelen mucitlerinden bazılarının desteğiyle, Amerika Birleşik Devletleri’nde konuyla ilgili en katı planı kabul etmişti.

Bu plan, şirketlerin, kontrolden çıkıp 500 milyon doları aşan büyük can veya mal kaybı gibi hasarlara yol açmaları durumunda sistemlerini devre dışı bırakacak bir “kapatma anahtarı” entegre etmelerini gerektiriyordu.

Eyalet Valisi Gavin Newsom ise Eylül 2024’te yasa tasarısını veto ederek Demokratların kendi aralarındaki fikir ayrılığını gözler önüne sermişti.

Artık “yapay zekanın sorumlu kullanımı” tabiri, Amerikan başkanı tarafından kabul edilen yeni metinlerde yer almıyor.

Ancak teknoloji devlerinin istekleri doğrultusunda oluşturulan bu yeni düzenleme ciddi bir muhalefetle karşılaştı.

Örneğin Trump’ın yapay zeka planını açıklamasının hemen öncesinde 100’den fazla işçi, çevre, sivil haklar ve akademik grup, başkana karşı çıkarak bir “Halkın Yapay Zeka Eylem Planı” imzaladı.

Gruplar, “Büyük teknoloji ve petrol lobilerinin, özgürlüğümüz ve eşitliğimiz pahasına, işçilerimizin ve ailelerimizin refahı pahasına, hatta soluduğumuz hava ve içtiğimiz su pahasına yapay zeka ve ekonomi için kurallar yazmasına izin veremeyiz… Bunların hepsi yapay zekanın kontrolsüz ve hesap vermeyen yaygınlaşmasından etkileniyor” dedi.

Kamu Vatandaşı grubundan JB Branch da Beyaz Saray’ın planını endüstriye “teslimiyet” olarak nitelendirdi.

“Bu planla teknoloji devleri büyük anlaşmalar yaparken, sıradan Amerikalılar devasa yapay zeka veri merkezleri için ucuz enerjiyi sübvanse etmek adına elektrik faturalarının arttığını görecek,” dedi.

“Biz ‘İşlerimiz, havamız, suyumuz, çocuklarımız ne olacak?’ dediğimizde, ‘Çin ne olacak?’ cevabını alıyoruz,” diyen AI Now Enstitüsü eşdirektörü Amba Kak ise Trump yönetimini “halkın temel haklarını” korumaya çağırdı.

21. yüzyılın en belirleyici teknolojisi ve Trump yönetiminin bu teknolojiye yön verme çabası bakalım nasıl bir dünya yaratacak…

Ne yazık ki Türkiye yerküreyi yakından ilgilendiren bu tartışmaların çok dışında kendi izinde dönüp dolaşmakta… Sanki biz ayrı bir gezegende tek başımıza yaşıyormuşuz gibi davranmaya devam ediyoruz.

Mehmet Altan
Mehmet Altan
Mehmet Altan (d.1953) gazeteci, yazar ve akademisyen. İlk, orta ve yüksek öğrenimini İstanbul’da tamamladı. Yükseköğrenimi sırasında özel sektörde ve Türk Haberler Ajansında görev yaptı. 1979 yılında doktora yapmak için Fransa’ya gitti. Paris I. Pantheon Sorbonne Üniversitesinde, Türkiye-IMF ilişkilerini inceleyen çalışmasıyla 1980 yılında uzman, Türkiye’nin ABD ve SSCB ile ilişkilerini inceleyen teziyle de iktisat doktoru oldu. Doktora eğitimi sırasında çeşitli gazetelerde çalıştı, Cumhuriyet Gazetesinin Paris muhabiri olarak görev yaptı. 1984 yılında Türkiye’ye dönen Altan’ın 1985 yılında, Paris’teyken yazdığı denemeleri Kanatlı Karınca adlı kitapta topladı. Akademi Kitabevi Deneme Ödülünü alan bu kitaptan sonra, tezini kitaplaştırarak Süperler ve Türkiye Türkiye'de Amerikan ve Sovyet Yatırımları adıyla yayınlandı. Altan'ın, Türkiye’deki devlet kavramını irdelemeyi amaçladığı Marks’tan Sevgilerle adlı kitabının yanında, askeri darbelerin ekonomik nedenlerini incelediği Darbelerin Ekonomisi ve Türkiye’den yeryüzüne bakmaya çalıştığı edebi yazılarını içeren Matadorun Ölümü adlı kitapları da bulunmaktadır.

Diğer Yazılar

İlgili Yazılar

Trump’ın Hayran Olduğu Siyasetçi

Trump her zamankinden de daha fazla gündemde… Dünya Trump’ın davranış şifrelerini çözmeye çalışıyor. İlkeli ve tutarlı bir davranış rehberi...

Avrupa’yı Kavuran Tartışma: Miras

2025 yılına gelindiğinde, gelişmiş ekonomilerdeki insanların yaklaşık 6 trilyon dolar bir miras birikimine sahip olduğu hesaplanmakta, Bu, ilgili ülkelerin...

Orta Teknoloji Tuzağı

36 yaşındaki Antonin Bergeaud ekonomik büyüme, inovasyon ve teknolojik değişimin ekonomi ve işgücü piyasası üzerindeki etkileri konusunda uzmanlaşmış...

Gerçek Bir Rektör Konuşuyor…

Ben sektirmeden peşindeyim… Bilmem siz izliyor musunuz… Ya da izlemeye gerek duyuyor musunuz… Sırbistan yedi aydır yığınsal protestolarla sarsılıyor. Geçtiğimiz 28 Haziran...

“Tekno-Feodalizm” ve Silikon Vadisi…

Türkiye bayrama adım atmaz dünya da Trump-Musk kavgasının hararetiyle tutuşmaya başladı. Daha o zaman Los Angeles dünyayı sarsmaya...

Silikon Vadisi Şifreleri…

Paldır küldür, ne olduğunu anlayamadan güncelin peşinde yuvarlanıp duruyoruz… Ama galiba esas kurcalanması gereken 21.Yüzyılın ne olduğu ve...

Küreselleşme ve Liberal Demokrasi

Önce, aşağıdaki 20 maddeyi yavaş yavaş ama dikkatlice okumayı öneriyorum: 1- Washington’un dünyayı demokrasiler ve otokrasiler olarak ikiye ayırma...

Kamboçya Örneğinden Yola Çıkarak Ülke İtina ile Nasıl Çökertilir?

“Bir ülke nasıl çökertilir?” sorusu, ister istemez “çökmüş bir ülke nasıl olur?” sorusunu da peşinden sürüklüyor. Çökmüş bir ülke...

Trump ve Küreselleşmenin Gücü…

ABD Başkanı Donald Trump, 2 Nisan'da 60 ülkeye yönelik sarsıcı gümrük vergilerini açıkladı. Kimileri bunu “küreselleşmenin” sonu olarak...

Asya-Pasifik, Hindistan ve Orta Sınıflar

Suriye’deki gelişmeler, Orta-Doğu üzerine yapılan analizleri, yorumları ve tartışmaları iyice köpürttü. Orta-Doğu deyince bir müddet sonra sahneye ister istemez...

2024 Nobel Kimya Ödülünü Hangi Makina Almıştı?

Türkiye gündemine çok uzak ama Türkiye'nin yakın geleceği nasıl ıskaladığını gösteren bir soru sorarak başlayalım. Nobel 2024 Kimya Ödülü...

Ağ Toplumu

Kar, kış, kıyamet… Zemheri… Kapalı yollar, ulaşılmayan köyler. * * * 21. yüzyılın ilk çeyreği de hızlıca akıp gidiyor… Bulunduğumuz zaman dilimi belli...

Batı’da ve Türkiye’de Orta Sınıflar…

Batı’daki resmi kaynaklara danışırsanız: “Orta sınıf kavramı, toplumsal ölçeğin merkezinde yer alan nüfusu bir araya getirmektedir. Bir ülkenin ekonomik...